Deniyorum gerçektende. Hatta bunun için iç sesimle şiddetli savaşlar veriyorum. Ama yine de başaramıyorum, olmuyor. Kabul etmeliyim ki artık,uyumsuzluk yaşadığımdan mıdır nedir,kat’i olarak sorun bende!
Lale, şahsımın en sevdiği çiçeklerdendir. Ne güzel işte, baharın müjdecisi misali Türkiye’nin her yeri, rengarenk lalelerle bezenmiş. Bizim olmasa da, sosyal medya da bile lalelerle çekilmiş en güzel selfilerinin paylaşma telaşında olanları tebessümle izliyoruz. Vatandaşın gazabından korumak için neredeyse her lalenin başına bir bekçi dikmek zorunda kalan belediyelerin savaşını da es geçmememiz gerekir. Ama bu güzellikleri seyr-i sefa yaparken, beyin bu ya, yerinde edebiyle durmayıp aniden hesap kitap işine kaymaya başlıyor. Dayanıklılık ömrü kısa olan,dünyanın bu en pahalı çiçeklerinin birisinin maliyetlerini hesapladıkça ve karşıma çıkan rakamları gördükçe birden daralmaya başlıyorum. Sonra laleci eski vekilin “Osmanlının doksan yıllık molası sona erdi..” talihsiz açıklamaları da aklıma gelince….Lalelerrrr lalelerrrr..Ahhh bizi yakan lalelerrrr…
Uzun zamandır beklenen yağmur nihayet geldi,çok şükür. Ama o ne geliştir öyle.Nuh’un tufanı mübarek. Bardaktan boşanırcasına yüreğini boşaltıyor gökyüzü. Aylardır kuraklık senaryolarının korkusunda,köylünün hava da kalan bakışları,duaları nihayet son buluyor ama korkulan şekilde .Sen sen ol yine de sakin ve sabırlı ol telkinini aldıktan sonra, el de mis gibi kahve, pencerenin önünde bu büyülü manzarayı seyrediyoruz .Kafamızda iyi ile kötünün çatışması başlamak üzere ama mücadeleyi de elden bırakmıyoruz. Yollar kapanmış,dolu ürünleri vurmuş, sel evleri basmış… düşünme hemen bunları. Ön yargılarınla hareket etme hemen. Her yağmur sonrası saldırdığın belediye ne sağanak karşısında ne yapsın? Doluya yağmamı desin..yağmura ayar mı versin.. taşan fazla suları içsin mi.. Hemen şikayet, hemen çemkirme çok ayıp.Sen sosyal medyadaki görüntülere de boş ver ve bu anın güzelliğini yaşa.. Olamaz, mazgallar tıkandığı, alt yapı sistemi yetersiz kaldığı için yolları sel mi basmış? Arabam sel suyunun ortasında mı kalmış? Arabaları çekin anonsları yapılmış ve ben hayallerdeyken nasıl olur da duymamışım? Yetişemezsem araba peltemi çıkar? Sıva paçaları,çekmeye çalış arabayı.. güzelim ayakkabı da gitti, üst baş ta cabası, her yer çamur deryası…Allahımmm sabırrr..
Bazı insan modelleri vardır.Numunelik.Eskiden sayıları Kelaynak gibiydi ama günümüzde çağın raconu diyerek hızla artış gösteriyorlar; “yağmur nereye yağarsa tarlasını oraya taşıyıcılar..” Artık teknoloji çağının da getirdiği hızla tarlalarını taşımak yerine direkt başlarında taşıyorlar. Her zaman B,C,D planları ceplerinde.Dansözlüklerine, hızlı değişimlerine yetişmek asla da mümkün değil.
Ticaret Odası seçimleri tarihinde görülmedik bir yarışa,mücadeleye sahne oldu. Herkesin gönlünde de bir aslan yatar.Ve adayını sonuna kadar destekler,kazanması için çalışır. Buraya kadar sıkıntı yok zaten. Bu çekişmeli yarışın sonucunda da ipi göğüsleyen Mehmet Tuncay Yıldırım oldu.Kendisine ve yönetimini tebrik ediyor, başarılar diliyoruz. Dikkatimi çeken, başkanlık seçimi basına ve halka kapalı olarak yapıldı. Sonuçlar belli olup, açıklama yapıldıktan sonra da Ticaret Odası ve yeni yönetim insanların akınına uğrayıp tebrik yarışları başladı. İlginç olanı daha birkaç saat öncesine kadar yeni başkan ve gurubu hakkında sallayan, dedikodular yapan açık seçik tarafını belli edenlerin, yeni başkan ve yönetimini, ailelerinden önce kutlayıp resim çektirerek sosyal medyada boy göstermeleriydi..
Dediğim gibi bunlar normal şeyler aslında.Sorun bende..
GÜNÜN SÖZÜ
İkiyüzlü insanın kim olduğu değil, kim olmadığı mühimdir.
Don Marquin
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?