Ülkemizde ezanlar;
Sabah Ezanı: Sabâ, makamında,
Öğle Ezanı: Rast makamında,
İkindi Ezanı: Hicaz(müzik) makamında,
Akşam Ezanı: Segâh makamında,
Yatsı Ezanı: Uşşak makamında okunur.
Ezan insanlara rahatsızlık ve yılgınlık değil, huzur vermelidir. Ezan okumak için eline mikrofon alan kişi kendini sahnede assolist ya da mahalle halkına kendini ispatlayan popstar yarışmacısı zannetmemeli. Ezan okuyan kişi, amfinin sesini kafasına göre açıp yine kafasına göre gırtlak nağmeleri ve okuma esnasında rastgele duraklamalar yapmamalıdır. Namaza davet niteliği taşıyan ezanın vaktine göre farklı makamları ve okunuş şekilleri vardır, bunun dışında herkes şerefeye çıkıp kafasına göre ezan okuduğunda ezana karşı en büyük günah işlenmektedir.
Bizlerinde aşina olduğu,dinlerken huzur bulduğu bu güzel çağrıya da son zamanlarda bir haller oldu.Büyük camilerde belli standartlar olsa da köşe de bucakta kalanlar Allah umuduna.Sesi çırtlak müezzinlerin okuması bir yana bulunduğumuz bölgede öyle bir ezan okunuyor ki,ezan demeye bir şahit lazım…Müftüğü arayıp sorsam,ezan okumada bir prosedür falan var mıdır? Yada başka şikayetler oldu mu? Haberleri var mıdır? Her isteyen kafasına göre okuyabilir mi? diye ama böyle bir mesele içinde rahatsızlık vermek istemedim.Onlar zaten çok çoook yoğunlar, işleri başlarından aşkındır!
İşyerimize yakın bir cami,vakit ezanı gibi değil de cenaze selası gibi başlayıp uzatarak tuhaf bir makamda kendi çapında okuyor.Bir görsem çekinmeden soracağım; kardeş neyin kafasını yaşıyorsun diye..
Sulandırmadan, bulandırmadan,sevdirerek yaptığımız iş ne olursa olsun samimi olalım.. Lütfen yani!
BİZ ZİYARETE GİDENE KADAR…
.
Şehrimizde yeni atanan bürokratla,parti başkanları ,üniversite rektörleri…koltuklarına daha oturur oturmaz ziyaretçi akınına uğrarlar.Bu her ne kadar doğal bir yaklaşım gibi görünse de bir zaman sonra her açıdan kabak tadı verir.Gerçek işi olanlar muhatapların yoğunluğundan erişim engeli yaşarken iş yapacak olanlarda gına geldi diye sessiz çığlıklarını içlerine atıp,boş zaman arayışına girerler..Bir çözüm bulun artık şu hayırlı olsunlara…
GÜNÜN SÖZÜ
Dürüstlük kişinin bildiğini söylemekle işine geleni söylemek, arasında yaptığı seçime dayanan bir ahlak sorunudur.
TEBESSÜM
Bir makine, bir elektrik, bir de bilgisayar mühendisi arabayla yola koyulmuşlar. Bir süre sonra araba arıza yapmış, kenara çekmişler. Makine mühendisi:
- "Dur ben bi' bakayım..." deyip kaputu açmış.motor blokuna, şafta, diğer aksamlara bakıp bir şeyler yapmış, arabaya binmiş. Marşa basmış, araba çalışmamış.
Elektrik mühendisi:
- "Dur bi' de ben bakayım..."deyip kaputu açmış. Aküye bakmış, kabloları kontrol edip arabaya binmiş. Marşa basmış, araba çalışmamış.
İkisinin de kafası bilgisayar mühendisine doğru dönmüş.
Bilgisayar mühendisi:
- "Eee...inip tekrar binsek mi?"
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?