Siyaset yaparken mevcut hükümete şirin görünmek için sadece menfaat uğruna dindar görünenleri de,denizde bikinisini giyip şehirde kapananları da gördük.
İçki masasından çakırkeyif kalkıp” belki ihale kapmada bir getirisi olur..”diye gönülsüzce umreye gidenleri de duyduk.
Sırf bukalemun gibi ortam adamı olanların, ortamına göre altın yerine göre gümüş çifte alyanslarla,sakallı sakallı dolaştıklarını gördük.
Tarlasını başında taşıyıp,yağmur nereye yağarsa.. diyerek aslında tilki olup aslan postuyla cemaat cemaat dolaşanları da bildik,öğrendik..
Ama en fenası da dini konularda fetva verip haddini aşanlar oluşturuyor.Eski manken bozmalarının din dersi vermelerine alışkınız ama sözde bilim adamı sıfatı taşıyanların densizlikleri daha bir can sıkmaya başladı.Haddi, bilgisi, yetkisi olmadan din simsarlığına soyunup, kendini ve kim olduğunu dahi bilmeden toplum nezdinde zaten pamuk ipliğine bağlı dini değerler hakkında ahkam kesenlere dur demenin vakti geldi de geçiyor artık..
Bundan 8 sene kadar önce Zaman Gazetesi köşe yazarlarından birisi peygamber efendimizi eleştirme hadsizliğini göstermiş, ileri geri laflar etmişti.Koca ülkede sanki bir ben kalmışım gibi hadsiz meczubu eleştiren,çemkiren haddini bildiren sonra da maillerden hakaretlerine uğrayan olmuştum.Önemli değil,yeter ki tarafım ve net duruşum belli olsun.
Zaman değişiyor ama kendini bilmezler asla değişmiyor.Buyurun bakalım şimdi de sözde hassas dini konularla ilgili konuşma haddini kendinde bulan,akademik kariyerli bir Bedri’miz de oldu.Bu sözde bilim adamı, bizler depremde milletçe tek yürek olup yaraları sarmaya çalışırken, oturduğu sıcak makam odasından depremim nedenlerine dair bilimsel! Açıklamalarda bulundu.Akademik alanda çalışmalar yapıp başarılara imza atmak dururken,sırf ortalığı bulandırmak adına din simsarlığına soyunmasının yankıları ile uğraşıp duruyoruz.
Bedriii,deli bedriii…Senin işin üniversite de hocalık mı ne ise sadece onu yapta düş milletin yakasından artık.Aklın yetiyorsa bilimsel araştırmalarla uğraş.Adını sanını o şekilde duyur.Sana emanet edilen gençlere doğru bir örnek ol.İlla ki bir reklamın olsun adın anılsın istiyorsan bilim adamı sıfatınla insanlığa kazandırdığın çalışmalarla anıl.Soytarılıkla anılmak isteyenlerin ömürleri ise sadece 48 saattir.Bunu da unutma..
Bu arada,sırf dikkat çekerimde belki milletvekilliği,danışmanlık falan kaparım hayalleri yaşıyorsan yanılıyorsun.Dini,peygamberi kullanmaya kalkanların sonlarını,akıbetlerini araştır da öyle konuş.Hiçbir plartform da,siyasi partide ya da kurumda ortalık karıştırıcılarının karşılıklarının olduğunu gören de olmadı.Demedi deme..
GÜNÜN SÖZÜ
Bir kuş canlıyken karıncaları yer.Öldüğü zaman karıncalar kuşu yer.Zamanla birlikte durum her an değişebilir.Hayatta kimsenin canını yakmayın ve aşağılamayın.Şuan güçlü olabilirsiniz.Fakat unutmayın zaman sizden daha güçlü.Bir ağaçtan bir milyon kibrit çıkar.Bir milyon ağacı yakmak için bir kibrit çöpü yeterlidir.İyi olun,iyi şeyler yapın…
TEBESSÜM
14 şubat sabahı kadın uyanır uyanmaz;
— Kocacığım! Rüyamda ne gördüm biliyor musun, akşam eve elinde çok güzel bir paketle geliyorsun…
—Eee
— Ben de paketi heyecan içinde açıyorum ve içinden ne çıkıyor biliyor musun?
— Eeeee!!!
…— Bir inci kolye! Sence bunun anlamı ne olabilir?
Adam gülümser:
— Bu akşam öğrenirsin sevgilim, der.
Akşam olur adam elinde güzel bir paketle eve gelir.. Kadın gözlerine inanamaz; çok heyecanlanır:
– Kocacığım sen bir harikasın!..
Kadın paketi aceleyle açar.. Kutunun içinden bir kitap çıkar. Üzerinde;
“RÜYA TABİRLERİ” yazmaktadır!!
**
Adamın biri bir gün mağazadan bir televizyon çalmış ve tam kapıdan çıkarken yakalanmış.Ertesi gün adamı mahkemeye çıkarmışlar.Hakim karar vermiş
-"Bir yıl hapis."
Hırsız:
-"Ben biliyordum zaten bir yıl olacağını."
Hakim:
-"Nereden biliyordun."demiş
Hırsız:
-"Televizyonun üstünde bir yıl garanti yazıyordu demiş.