Ramazana girerken

Merve Tanrıöver
Merve Tanrıöver
Ramazana girerken
19-09-2015

Koca dünyamız herkes için büyük olduğu halde, neden savaşlar çıkar ve milyonlarca insan sebepsiz yere canından olmak zorunda kalır.

Neden felsefe,etik ve ahlak anlayışı günümüze kadar üzerine koyarak geliştiği halde daha kötü bir hal alıyor.

Elimizde 10 ekmek var ve 5 kişiyiz. Neden kavga yapıyoruz? Anlamakta zorlanıyorum.

Kainatın Sultanı, üzerinde yaşadığımız bu küreyi, keşfedilmeyi bekleyen uçsuz bucaksız genişlikte ve güzellikte yaratmış.

İnsanın midesinin ihtiyacından gözünün görmek isteyeceği manzaralara kadar sayılamayacak kadar nimetlerle donatmış.

Bu genişliğe kıyasla 7 milyar insan, devede kulak kadar bile kalmıyor. Kaynak ve zenginlik olarak ise 7 katrilyon insanı besleyecek bir bolluk var.

Peki insan neyin kavgasını yapıyor? Neden saldırganlaşıyor? İnsanın midesini doyuracak kaynak olsa da dünyayı ateşe veren şerur insanların doymak bilmediği bazı mideleri var. Hırs, ego, kanaatsizlik…

Sanal alemde herkes mükemmeli,en kanaatkarı oynarken, gerçek alemde neden şeytana pabuç bırakmayacak yetenekte oyunlar sergiliyor..

Kanaatsiz insana Bill Gates’in servetini de versen fakirdir, ihtiyaçlıdır. Çünkü doymuyor, doymuyor… Daha fazlasını istiyor.

Hırslı adam, pespaye bir kimlikle hedefi yolunda hiçbir kural ve değeri tanımadan çiğniyor. Ona göre hedefe ulaşmak için her yol mübah.

Çağımızın iflah olmaz hastalığı egoistlik ise en güçlü olup, başkalarının küçülmesini istiyor. Asabiyet-i milliye fikri varsa bunu sadece şahsı adına değil milleti, ırkı adına da yapıyor. “Felan ırk, dünyanın en büyük süper gücü” cümlesi için masumların kanını içiyor.

Dinsiz felsefe, ahireti tanımadığı için her geçen gün dünyayı içinden çıkılmaz bir bataklık haline getiriyor. Ağlayan anaların sesiyle keyfine keyif katan, özgürüm zannedip hayatını aforizmalarla süsleyip, şeytanın kölesi olan zavallılar bir gün bu meseleyi geçte olsa nihayetinde anlayacak…

“Güven” günümüzde mumla aranacak bir olgu durumuna düşmüşken neden her şeye septik bakar olduk..İki yüzlülük garabet olmaktan çıkıp nasılda posesif bir şekle dönüşüverdi anlaşılır gibi değil..

İslam dünyası için bu yıl bu ramazan tamda acılar ve çaresizlikler içinde geliyor.Bir yanda katledilen,tecavüze uğrayan,sürgün yaşayan Müslümanlar diğer yanda ise çıkarları için zalimle iş birliği içinde olan,kardeşi için kılına dahi kıpırdatmayan sözde Müslümanlar..

Bu ramazan da hiç olmazsa hepimiz bir ilki yaşayıp,lüks davetlerin paralarını,iki ekmeğimizden bir tanesini,bir kapta olsa yemeğimizi paylaşalım.Hiç değilse bu kadarcığını yapmayı bir insanlık vazifesi bilelim.Yada bizlere unutturulmaya çalışılan insanlığımızı yeniden kazanmak iin bu günleri bir fırsat bilelim..Kendimizi gözden geçirip yanlışlarımızla vedalaşalım.Mütedeyyin olmak lafla değil,icraatledir..

Lütfen silkelenip kendimize gelelim..

GÜNÜN SÖZÜ

Zihninde doğruluk yer etsin, kendini faziletli olmaya alıştır. Bilgi, iyi kalplilik ve enerji, insanı hayata bağlayan şeylerdir. Vakar, gönül zenginliği, samimiyet, ciddiyet ve şefkat mükemmel fazileti oluşturur.

Confucius

TEBESSÜM

Bektaşi’ye bir gün sormuşlar…
Gelse bir dilberi ahu
Olsa savmı ramazan
Dilber-i ahumu efdaldir ,
Yoksa savmı ramazan mı?
Bektaşi cevap verir:
Fırsatı fevketme zinhar…
Sür sefasın dilberin
Olur kazası savmın
Olmaz kazası dilberin….

**********

İki softa, ramazanda bedava yiyip içeriz diye bir Bektaşi köyüne misafir olurlar. Hoşbeşten sonra, içlerinden biri tuvalete gider. Bektaşi, bu softaları kontrol etmek için odada kalana sorar:

– Senin arkadaşın nasıl bir adam? Bilgisi var mı, yok mu?”

O da kendini üstün göstermek için

-Bırak şunu, eşeğin tekidir”, cevabını verir.

Biraz sonra öteki softaya da aynı soruyu sorar:
– Senin arkadaşın nasıl bir adam? Bilgisi var mı, yok mu?

Bu softa da öteki gibi

“Bırak şunu, öküzden farkı yoktur”, cevabını verir.

Akşam olunca iftar sofrası kurulur. Fakat tepsinin üzerinde arpa ile samandan başka bir şey göremeyen softalar hayretle sorarlar:

– Bunlar ne erenler?

Bektaşi gülerek cevap verir:

– Biriniz eşek, ötekiniz öküz. Sizin için bunlardan daha iyi azık olur mu?”

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?