Başbakan Yardımcısı Sayın Bülent Arınç ile Ankara’nın kadrolu başkanı Melih Gökçek arasında yaklaşık 72 gün önce ciddi bir kavga yaşanmıştı. Taraflar birbirlerine karşı öylesine ağır ithamlarda bulundular ki , bizler belki seçim üzeri ortaya iyice çıkıp silahlar çekilir, diye de beklemiştik açıkçası.Ama gizli bir güç her ikisini de susturdu; ikinci raunt “8 Hazirandan sonra”
71’liler dediğimiz üç dönem kuralına takılan AKP vekillerinden pek çoğu hiç olmazsa çocuklarımız, akrabalarımız vekil olsun, uğraşlarından istediklerini elde edememiş olmanın hüsranını yaşayıp dile getirmenin korkusuyla şimdi susup ,tepkilerini de illaki bildirecekler “8 Hazirandan sonra”
Gülen Cemaati her ne kadar son hamle olarak Bank Asya’ya el konulmasına tepki vermişse de yine de bünyelerinde bulunan ağır ağabeylerin hükümetle çokta polemiğe girmeyi istemelerinden dolayı temkinli yaklaşımlarını, seçim sonuçlarına göre belirleme yaklaşımdan çıkarılan sonuç; Silahlar çekilecek amma “8 Hazirandan sonra”
Batıda “barış, açılım” diyerek özgürlük söylemleri yapıp, doğuda “özerklik, bağımsızlık” diyen, batı da Türk bayrağı sallayıp doğuda yakan, silah bıraktık deyip daha da silahlanan BDP’ nin gerçek yüzü artık belli olacaktır” 8 Hazirandan sonra”
“Başkanlık kitabını ben yazdım” diyerek meydanlarda konuşan başbakanımız, neye göre yazdığı belirsiz olan bu kitabın seçimden sonra elinde patlama ihtimalini de düşünerek tekzip hakkını da isteyebilir belki kim bilir? “8 Hazirandan sonra”
The Times gazetesinin yazarı haddini aşıp Sayın Cumhurbaşkanımızı eleştirmesinin cezası olarak hemşerilik beraatı , baklava ve lahmacundan mahrum edildiği gibi, şimdi de İngiliz Gazetesi The Guardian’ ın Cumhurbaşkanımızı eleştirmesi tabiî ki de karşılıksız kalmayacaktır. Onlara da bir ceza düşünürüz elbet “8 Haziranda sonra”
Tüm partililerin yöneticilerinin adaylarının yaptıkları hatalar, yanlışlıklar çalışma kapasiteleri seçim sonuçlarına göre değerlendirilerek ya kahraman olarak çıkıp alkışlanarak genel başkanın yanında itibar kazanacak, ya da herhangi bir oy kaybının sorumlusu olarak koltuğundan olacak “ 8 Hazirandan sonra”
Seçim Haftası artık vaatlerin bitip sandık güvenliğinin ağırlıklı olarak konuşulduğu , elektirik kesintileri olur mu? olmaz mı? Polemiklerinin alevlenmeye başlandığı, hangi parti kaç çıkarır? Bahislerinin hararetlendiği haftanın sonunda, seçim sonuçların da ihale yine masum kediciklere kalacaktır” 8 Hazirandan sonra”
Borçlarının silineceği müjdesini veren, maaş zammı vaatlerinde bulunan, seçimden seçime Türk bayrağını kullanan, güzel sözlerin tamamını tüketen siyasetçileri mumla arayacak vatandaş “8 Hazirandan sonra”
GÜNÜN SÖZÜ
Seçim neden mi yapılır? Halka demokrasiye katılıyormuş hissi vermek için.
G.Lieberman
TEBESSÜM
Şiddetli ishal şikayeti olan Temel, hastaneye kaldırılmış.
Doktor, kısa bir muayeneden sonra, hastabakıcıya talimatını vermiş:
–Hastamız şiddetli ishal, kendisini hemen tekerlekli sandalyeye oturtun ve ilgili servise götürün.
Hastabakıcı Temel’i tekerlekli sandalyeye koymuş ama yanlışlıkla koridorun sonundaki psikiyatri servisine bırakmış.
Aradan birkaç gün geçmiş. Temel’e ilk teşhisi koyan doktor, Temel’i psikiyatri servisinde görünce şaşkınlıkla sormuş:
–Yahu sen ishaldin, ne arıyorsun psikiyatri servisinde
Temel kafasını sallamış:
–Ne pileyum, sizin hastabakıcı puraya ceturdi…
-Peki ishal durumun nasıl?
–Aynen eskisi gibi ama…
–Aması ne?
-Artuk kafama takmayrum!