Yeşilçam filmlerinin efsane olmuş sarışın, kötü kadın tiplemeleri vardır ya hani.Film boyunca nefretle izlediğimiz sonunda ise insafa gelerek tövbesine tanıklık ettiğimiz karakterler. Bunların başında başarılı aktris Suzan Avcı, ilk akla gelendir.
Hikayeler hep aynıdır; Kötü niyetli kadın güzel bir yuvayı yıkmak için elinden gelen her kötülüğü yapar. Şeytanın dahi aklına gelemeyecek entrikalarla filmin jönünü kandırır. Güzelim aile sonunda dağılır. Adam kendini içkiye verir.Kadın ise kötü yola düşer.Final de kötü kadın zaferini kutlarken ailenin küçük ama fettan oğlunun yüreklerin yağını eritecek büyüklükteki ( yani küçük Ömercik) tükürüğüyle bir anda imana gelir ve “Kirli ruhum masum bir yavrunun tükürüğüyle kendine geldi hakim bey!” diyerek pişman olup, kalbi yumuşar ve itirafçı olur.
Zor ve sıkıntılı günlerden geçiyoruz. Dünyayı da saran pandemi ve beraberinde ekonomik sıkıntılar insanları bilinmez kaoslara sürüklemeye başladı.Sıkıntı olur da bizde fırsatçıları olmaz mı? Nasıl olmaz? Hem de şeytana şapka çıkaracak türlerden.
Dolar düştü;ya zamlı fiyatlar?
Bundan aylar öncesinde pandemi de bahane gösterilerek dolar da hızlı bir artış yaşanmıştı.Bunun paralelinde fırsatçılar hemen bunu ranta çevirip zam üstüne zam yapmayı hak görmüşlerdi.Öyle ki en son adı geçen sıvıyağda bunun sonucunu gördük.Çividen,deterjana,mendilden, sebzeye ne varsa nasiplendi dolar artışından. Ama dolar şimdilerde gün gün düşüyor ve daha da düşecek gibi görünüyor. Her şeyi dolar artışına bağlayıp zam fırsatçılığı yapanlar ise normalleşmeyi gösteren düşüşü görmezden geliyorlar.Çünkü bizde satıcıları düsturu bir kural vardır;Yükselen bir malın fiyatı asla geri düşmez!
Halen ülkemizin içinden geçmekte olduğu bu dar kasnaktan bir haber yaşayan, kafasını kuma gömmüş deve kuşları, sadece kendi çıkarlarını düşünen, konuştuğunda ölçüyü tartıyı kaçıran, ortalığı germekten nemalanan, yüreği katılaşmış melunlar var.İnsanların alım güçlerinin ne kadar düştüğünü görmezden gelip malına mal katma derdinde olan azmanlar var.
Konuşuyoruz, yazıyoruz olmuyor.Belki Ömerciğin tükürüğünü faydası olur diye düşünerek Suzan Avcı gibi kötü karakteri merhamete getiren meşhur tükürüğünden belki uyanırlar temennisiyle göndermek istediklerim var;
Bir orada bir burada boy göstererek sözde akıllı olup fikirsiz,şükürsüz,şuursuz olarak her devrin adamı olarak kesesini dolduranlar…
Bir dönem Fetocü,şimdiler de iktidar yanlısı,yarın bilmem necilere,oryantalistlere...
Halen “çıkarım sarsılır” diye aptala bağlayıp elde ettiği makamlara zamkla yapışıp ülkede yaşananlara duyarsız olanlara..
Yıllardır başaramadıkları ama yine de vaz geçmedikleri Kürt-Türk kavgasına Alevi-Sünni polemiği de ekleyip huzursuzluk çıkarmak sevdasında olanlara..
Çocuk istismarcılarını,tecavüzcülerini en ağır şekilde cezalandırmak yerine “iyi hal..” mantığıyla görmezden gelenlere..
Terör şiddetiyle yarışan kadın şiddetinde, cinayetlerinde, sadist eşlere verilmesi beklenen en ağır cezalarda bir arpa boyu yol almak istemeyenlere..
Bayrağa,dine,millete,vatana saygısızlık edip kutrsal değerlere dil uzatanlara..
Ömercikten sevgilerle…
GÜNÜN SÖZÜ
Kötülük yolunun çamuruna basma ki ayağını yıkamak zorunda kalmayasın.
Ali Fuat Başgil
TEBESSÜM
Temel otobanda gazı köklemiş , gidiyor.Bakmış bir tabela : "YAVAŞLA 80 km." Hızını o an 80 e indirmiş Temel . Az sonra bir tabela daha:"YAVAŞLA 60 km. "Temel 60 a inmiş . Merakla giderken yeniden bir tabela "YAVAŞLA 40 km." " Yolda çalışma var galiba " deyip 40 a düşürmüş hızını. Epeyce sonra yine bir tabela : "YAVAŞLA 15 km."Talimata uyarak 15 km ye düşmüş Temel. Yolun en sağından tıngır mıngır gidiyor. Ama meraktan da çatlayacak . Uflaya puflaya bir saat daha gittikten sonra yeni bir tabela görmüş : " YAVAŞLA'YA HOŞGELDİNİZ