Yeni çıkan “ÇÖZÜM YASASI” için hükümete ve emeği geçenlere teşekkür ederim,diyor terörist başı.
Son 2 aydır da bebek katili APO, Türk milletinin hayatına çeşitli bahanelerle sokulmaya başlandı. APO, beynimizde 1999 yılındaki yakalanma görüntüleriyle (Türk Bayrağı önünde korkak, sinmiş ve salak yüz ifadesiyle) anımsanırken, 2014 yılında çekilmiş fotoğraflarını görüyoruz ki ,saçları beyazlamış, kilo almış,elleri kendinden emin bir duruşla bağlanmış..Ve birde “neşesi” dikkat çekiyor,gülüyor. Kim olsa gülerdi milletin bu haline, ülkenin bu durumuna.Nereden nereye..
Oysa ki 1999 yılında APO yakalanmış, terör örgütü PKK çözülme sürecine sokulmuştu.
2000 ve 2002 yıllarında terör faaliyetleri neredeyse bitmiş ve örgüt çözülmüştü. Bu yıllar huzur dolu “PKK bitti” dönemiydi.
Kasım.2002’de AKP hükümeti kuruldu. Bu AKP dönemiyle birlikte terör örgütü PKK toparlanmaya ve tekrar eski gücüne kavuşmaya başladı. Bölgede devletin yerine ondan daha güçlü ve söz geçiren bir “fiili güç ve egemenlik merkezi” oluşmaya başladı. Topyekûn ,Başbakan, AKP’li bakan ve yöneticileri bu projenin parçalarını oluşturdular. Bülent Arınç TBMM Başkanı iken, Leyla Zana ve bölücülere TBMM’de “onurlarına” yemek veriyordu. İlerleyen yıllarda Habur rezaletini gördük büyük bir kaygıyla.Sayın Arınç’ın ağladığı,Emine Hanımın ağladığı.Habur aslında milattır. Bu bölücü ve yıkıcı süreç Kasım 2002’den bugüne, 12 yıldır devam ediyor.
Sonrasında ve bugün, APO fikri özgürlüğüne kavuşmuştur, “50.000 kişinin kanı döküldü, 500.000 kişinin daha dökülmesin” demektedir, 76.000.000’luk Türk Milletini ve Türkiye Cumhuriyeti’ni alenen cezaevinden tehdit edebilmektedir..! AKP iktidarının izniyle, BDP’liler APO’yla istedikleri zaman görüşmektedir ve fikirlerini bölücülere ve Kandil’e taşımaktadır. Kuzey Irak’ın (Irak’ta kurulan Kürdistan Özerk Bölgesinin) lideri bölücü Mesut Barzani Diyarbakır’da sahne almıştır.
Hükümet millete karşı çifte standart uygulamaktadır. Başbakan,batılı illerde “Tek Bayrak, Tek Devlet…” nutukları atarken, Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerindeki kimi illerde AKP Kürtçe anonslar yapılmakta, Kürtçe afişleri reklam panolarında yer almaktadır.Ne yazık ki şuan Türkiye’ye karşı bölücü siyaset uygulamaktadır.
Ne yapılmaya çalışılırsa çalışılsın karşımızda bir terörist başı gerçeği var.35.000 insanın katili ve dış devletlerin maşası vatan haini terör örgütü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan. Kaçırdıkları askerlere, subaylara, öğretmenlere işkence yapan, binlerce askerimizi ve şehirlerde patlattığı bombalarla sivillerimizi şehit eden, uyuşturucu silah tütün gibi her şeyin kaçakçılığını yapan ve devleti her açıdan milyarlarca zarar uğratan bir terör örgütü PKK ve APO.
Artık fikri olarak özgürleşen APO ‘nun fiilen özgürleşmesi dönemi getiriliyor. 01.Nisan.2014 da BDP’li belediyeler, fiilen ve direnişle Kürdistan’ı ilan ettiler. Sonrasında da APO cezaevinden bir bahaneyle çıkarılacak, Türkiye federal düzene sokulacaktır.
Bütün bunlar yaşanırken millet olarak bizler ne yapacağız?derseniz.Kömürümüzü alacağız,bulgurumuzu alacağız,kredi borcumuza odaklanıp tepki verenlere de kızacağız.Yani şimdiye kadar yapılanlar karşısında ne yaptıysak yine onu yapmaya devam edeceğiz..Hiç..
GÜNÜN SÖZÜ
Uyuyan milletler ya ölü,r yada köle olarak uyanır.
M.K.Atatürk
TEBESSÜM
Cimri bir adam hizmetçilik yapması için biriyle pazarlık yapıyordu. Ona:
– “Kaça çalışıyorsun, ücretin ne kadar?” dedi. O da:
– “Karın tokluğu” diye cevap verdi. Cimri adam:
– “Benim için biraz indirim yapsana” dedi. Adam:
– “O halde pazartesi ve perşembe günleri oruç tutacağım. ” dedi.
**
Adama sormuşlar :
-Kaç gün oruç tuttun?
-Hastalığım nedeniyle, ancak bir gün tutabildim!
Aynı soruyu, orada bulunan Bektaşiye sorunca, hiç istifini bozmadan yanıt vermiş :
-Bu arkadaş benden bir gün fazla tutmuş!