“Yetmiş altı milyon insan için adalet, Adalet için avukat”

GAZİANTEP BAROSUNUN ÇİÇEĞİ BURNUNDA BAŞKANI AV BEKTAŞ ŞARKLI İLK OLARAK PROJELERİNİ HAKİMİYET AİLESİYLE PAYLAŞTI..

Nedir insanın emeIi?

Herkes hakkını yemeIi

AdaIet müIkün temeIi

Hakkı koru avukat bey

**

1973 Yılında Gaziantep’te dünyaya geldi. İlk orta ve lise öğrenimini Gaziantep’te tamamladı. Üniversite öğrenimini ise İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi bölümünden mezun olarak avukatlık mesleğine başladı. 2008 yılında Baro yönetim kurulu üyeliği, 2010-2012 ve 2012-2014 yıllarında Gaziantep Baro Başkan vekilliği görevlerini yürüttü.

Öncelikle size hayırlı olsun diyoruz.Sizin döneminizde hukuk alanında yeni gibi yenilikler olacak?

Bektaş Şarklı: Bu dönemde istiyoruz ki mesleki sorunlar ön planda olsun ve baro hukuki açıdan kentin tüm sorunlarıyla da ilgilensin,aktif çalışmalar yapsın.Hedefimiz artık sahalara inip halkın arasına karışıp birebir sorunlarına çözüm bulmada katkı sağlamak.Mesela kadına şiddetle ilk ağız olan muhtarlarla görüşebilinir,bilgi alınabilir.Çocuk hakları komisyonumuz daha yoğun çalışıp uyuşturucu gibi hassas konularda bilinçlendirme yapabilir.Gereken her alanda komisyonlar kurulabilir.

Hukukçular sahalara iniyor öyleyse..

Bektaş Şarklı: Evet,artık sosyal olguların her alanında bulunmak ve birebir halkın içinde olmak istiyoruz.Şehrin tüm sorunlarını masaya yatıracak bir kurul oluşturacağız. Şehrin eğitim, ulaşım, geçim sorunları gibi daha birçok konu Gaziantep Barosu’nda ele alınacaktır. En büyük eksikliğimiz baro ile halkın iç içe olmamasıydı. Vatandaş bir hak ihlaline uğradığı zaman emniyete, adliyeye, avukatlara gitmeden önce Gaziantep Barosu’ndan bilgi almalı ve baronun vatandaşın yanında olduğunu bilmeli. Baronun vatandaş adına yola çıktığını ve hak arayıcı olduğunu vatandaşa anlatacağız.

Her meslek gurubunda olduğu gibi avukatlıkta da bu mesleğin etiğinin dışında davrananlar oluyordur.Ne gibi tedbirleriniz olacak bu konuyla ilgili? 

Bektaş Şarklı: 6 yıldır yönetim kadrosundayım ve kimin nasıl olduğunu genel anlamda biliyorum. Meslektaşlarımız için mesleğe zarar verenleri tespit edip gerekirse uzaklaştırmaya giderek itibarımızı korumaya çalışmak.Sıfırlamak mümkün değil ama artık gelen şikayetleri daha ciddiye alıp takipçisi olacağız.

Geçen dönem iki meslektaşa 6 ay uzaklaştırma verdik.Ama bunu çokta dillendirmek etik olmaz.Çünkü ıslah olarak mesleğe döneceğini düşünüyoruz.6 yıldır da yönetimde olduğumdan tecrübeliyim ve bu dönem suistimallerin üzerine daha bir kararlılıkla gideceğim.Toplumsal olarak herkesin sorumluluğu var ve biz baro olarak bu dönem sorumluluklarımızı yerine getireceğiz.

Seçimlerinize “iktidar” “paralel yapı””sağ görüş ,sol görüş” gibi gurup çekişmeleri oldu mu?

Bektaş Şarklı: Olmadı.Çünkü ben 6 yıldır yönetimdeyim.İşin mutfağında geldim.Avukatın tarafı yoktur.Görüşü olacaktır muhakkak ki buda zenginliğimizdir.Çünkü her kesimden avukat arkadaşımızın polisin şiddetine maruz kaldığında şu bu görüş demeden yanlarında olmamız bizi bu günlere taşıdı.

Yargı “cemaat ve paralel yapı arası el mi değiştiriyor?

Bektaş Şarklı: Ne yazı ki bu çekişmeler vatandaşın adalete duyduğu güvensizliği biraz daha fazlalaştırdı.Halk arasında “zengine zaten bir şey olmaz,olan fakire garibana olur ”diye bir yargı vardır.Hükümet ve cemaat çatışmasının hukuki açıdan da olumsuz yansımaları ne yazık ki olmuştur.Gariban küçük haksızlık yapsa da ceza görür.Ama güçlü olan her zaman kurtulur yargısı.Biz Antep barosu olarak bunu kırmaya çalışacağız.

17 Aralık sanıkları hakkında takipsizlik kararı çıkması da bunu doğrulamaz mı?

Bektaş Şarklı: Dinlemeyle ilgili olarak hukuka aykırı bir şekilde delil elde edilmiş olması ahlaki değildir..Ama ne şekilde olursa olsun ortada yinede bir delil vardır. Halkın gözü önünde siyasi gücün kullanılması,kapatılmaya çalışılması..bunlar yanlış olan şeylerdir.Ne olursa olsun mecliste bulunmanın rahatlığından faydalanmayıp adil bir yargılanmaya gidilerek sonuca ulaşılması gerekirdi.

Bunlar için kurulan özel komisyona dahi gitmiyorlar.”Kişiye özel hukuk var” diyebilir miyiz?

Bektaş Şarklı: Adalet herkes için olmalıdır.Emniyet ve adalet her şeyden önemlidir.Kim olursan ol kanunlar önünde eşit olmalıdır.Siyaset yargının içine girince güvensizlikler başlar.Basit suçlarda bile şüpheler oluşuyor.Bizde ne yazık ki suistimallere meyil edildi.

Japon bakan yolsuzluk iddiası üzerine çıkıp halkın önünde eğilip özür diliyor ve istifa ediyor.Biz bu asil duruşları göremiyecek miyiz?

Bektaş Şarklı: Ne yazık ki kişiler “suç var veya yok” haklarında bir iddia olduğunda bunu yargılanıp temize çıkarmak yerine güç kullanarak ört bas etme çabalarına giriyor. Kim olursa olsun kanunlar nezdinde herkes eşittir ve eşit yargılanma hakkına sahiptir.

Bu gidiş hata göre de vatandaş dava avukatlarını artık iktidar yanlılarında seçiyorlarmış!

Bektaş Şarklı: Ben ilimiz için söylüyorum.Hukukta eşitlik ilkesinden ayrılmayacaklarına güveniyor ve hakim ve savcılarımızın tarafsızlıktan yana olduklarına inanıyorum. Siyasetin mutlaka hukuk dışında olması lazım. Ama ne yazık ki kamu oyunda çıkan haberler zaman zaman insanların kafasını karıştırabiliyor.Karar verme makamında çok dikkat etmek gerekir ve ben bu konuda hiç şikayet duymadım.

Yargının üzerinde devletin kontrol mekanizmaları var ama..

Bektaş Şarklı: Yargı tamamen bağımsız olmalı. Avrupa da HSYK şeklinde bir kurum var ama biz deki gibi Adalet Bakanlığı mensupları HSYK da yer almıyor.Ama bizde hiç olmazsa müsteşarı var.Amaç yargıyı kontrol etme denetleme..Bunlar yanlış ne cemaatin ne bir mezhebin nede siyasi bir örgütün yargısı olmalı.

Yeni torba yasalarını hukuksal alanda olanını beğendikleriniz ve eleştirdikleriniz

Bektaş Şarklı: Yıllardır 2004 de kurulmuş olan bazı mahkemelerin nihayet bu yıl uygulamaya geçmesi düşünülüyor. Özellikle dosyaların yükünün azalması açısından rahatlatıcı olacak.Genel olarak sa halktan kopuk her şeyi bir torbanın içine koyup ağzını büküp kimsenin içeriğini bilmeden uygulamaya gidiliyor ki hukukçularda buna dahil..Teorik de olarak bütün yasalar belliydi ve hangi maddeyi içerdiği biliniyordu.Ama şimdi bakıyorsunuz yeni bir maddeyle başka torbadaki bir maddeye atıf yapılıyor.Bir diğer torbada daha farklı ki bu zaman zaman suistimallere de neden olabiliyor.Zaman aşımından dolayı ceza dosyalarının düşme riski oluyor ve insanların hak arayışları tehlikeye düşmüş oluyor.Temel kanunlara bakmıyorsunuz da yüzeli maddelik bir yasa maddesinin içinde torba yasa da arıyorsunuz.Adına da ek madde diyorsunuz.Bu hukuk mantığı açısından da çok doğru değil.

Sizin en çok geliştirilmesini öngördüğünüz yasa hangisi?

Beştaş Şarklı:Antep için değerlendirirsek “ticari hukuk” önemlidir diyebiliriz.Bizim içinde genelde ceza hukuku ön planda. En çok usulsüzlüklerde ceza yargılamalarında olduğu için, usül herkes için eşit uygulanmalı.Adil usulü neyse deliller o olmalı ve doğru olan değerlendirilmeli. Ama bugün delil üretme iddialarından bahsedilebiliniyor. Balyoz, Ergenekon dosyalarında bile bunlar tartışıldı. Dosyada polise hakime savcısına güvenmeyeceksen bu toplum açısından önemli bir eksikliktir.

Siz bu farklılıkları,karşılıklı restleşmeleri nasıl yıkmayı düşünüyorsunuz?

Bektaş Şarklı: Biz istiyoruz ki Türkiye o çoğulcu,farklılıkları zenginlikleri içinde barındırsın mecliste de temsil edilsin hakları korunsun.Mesela kent konseyinin kurulmuş olması olumlu bir yaklaşımdır.İşlevsel hale getirilmesi daha faydalı olacaktır.Yeni stadyumun yeri tartışma konusu.Mesela mimarlar odası buna ilişkin çalışmalar yapıyor.Bizde isteriz ki Antep barosuda kendi üzerine düzen alanda yardımcı olsun.Mesela yeşil alana tecavüz olduğunda Antep barosu davasını açsın ..hukuksal alanda takip edebileceğimiz dosyalara bizler bakabilmeliyiz. Düşkünler yurdunda bir taciz söylentileri vardı.Takipsizlik kararı çıktı .Mesela burada baro bu olayın takipçisi olabilmeli..

Biz farklılıkları bütünleştireceğiz “eşit hukuk “altında toplayacağız mı diyorsunuz?

Bektaş Şarklı: Biz hukuku gerçekliğiyle halka ve çocuklarımıza tanıtmayı da düşünüyoruz. Okullara ziyaretlerde bulunup avukatlık mesleği tanıtılarak birebir çocuklara iletişime geçebiliriz. Bu alanda da rol model olmak istiyoruz. Sokak çocuklarına ulaşıp onlara beklide rol model olarak birebir ilgilenebiliriz.Hayatın her alanında ki hukuksal anlamda bulunmak istiyoruz.Geçen yıl hayvanat bahçesinde sıkıntılar oldu ve biz hayvan hakları komisyonu kurduk mesela. “Hayvan sevmeyen,bitki sevmeyen insanda sevemez” den yola çıkarak bu sorumluluğumuzu da yerine getirmek istiyoruz.Bir tesis projemiz var Bizi bu sorumluluklarımızın bilincindeyiz ve bu dönem seçim vaatlerimizde olan bu sözlerimizi yerine getirmeye odaklanacağız.Çocuklarımıza güvenli bir gelecek sağlamak için, fikir ayrılıklarımızdan sıyrılıp beraber neler yapabiliriz derdinde olmalıyız.

“Antep te yaşayan herkes çocuklarımızın güvenli ve huzurlu geleceği için şartlarını zorlamalı..”

Kadına şiddet hız kesmeden devam ediyor. Tehdit edilen kadın savcılığa defalarca şikayette bulunduğu halde hiçbir koruma ve tedbir almıyor.Sazcılar “kadın ölmeden önce” neden şikayetleri değerlendirmiyor?

Bektaş Şarklı: Sorun sadece savcılara yüklenmemeli.Çünkü şikayet önce kolluk görevlilerine yapılıyor.Emniyetin bu alanda branşlaşması gerekiyor.Kolluk görevleri de ilgili savcılığa bağlı olup konuyla ilgili donanımlı olmalı.Ama bizde öyle değil.Biraz medeni,biraz ticari..biraz oradan biraz buradan Yanlış olan bu.Hukukunda,emniyetinde branşlaşıp uzmanlaşması lazım.İlk şikayetlerin geldiği birimler özel bir eğitime tabi tutulup bilinçleştirilmesi gerekiyor.23 yaşında evli olmayan yeni bir hakim yada savcıyı tutup aile mahkemesine verdiğinizde empati kuramaz ve yargılaması sağlıklı olmaz.Bakanlığın 30 yaşından önce hakim savcı olunamaması için bir çalışması var. Tecrübe çok önemli. Tutuklama da her zaman bir tedbir amaçlı olmalı, cezalandırılma olarak değil.Bir dosyada bakıyorsunuz iki ay tutuklama kararı verilmiş bir dosya da diğer bir dosya daha ağır olmasına rağmen tutuksuz devam edebilmekte..Bunda da bir tutarsızlık var..

Savcı ve hakimler de dosya yoğunluğundan şikayet ediyorlar..

Bektaş Şarklı: Bizde hakim savcı sayısı da az ve baktıkları dosya sayısı da çok çok fazla.Yeni alımlarda da şimdi ne yazık ki torpil olayı çok fazla.Hak eden başaran herkes fikrine bakılmaksızın göreve getirilmeli.Böyle olunca savcı olmak isteyen bu sebepler yüzünden kazanamayanlar, avukatlık mesleğini noterlik mesleğini sevmese de yapmak zorunda kalıyor Tabi bütün bu olumsuzluklar meslek kalitesine de yansıyor.

Yeni mezunları hemen büro açması etik mi?

Bektaş Şarklı: Bizim dönemde 6 tane hukuk fakültesi vardı.Şu an 80-90 civarında hukuk fakültesi var.Her branştan 6 hoca mecburiyeti varken şimdi durum vahim. Yeni mezun olanların hiçbir deneyime sahip olmadan büro açmaları çokta sağlıklı olmuyor. Avukatlık sınavı olsun isteniyor ve barolar başkanı da bununla ilgili a torba kanun çıkardı iki aşamalı olacak şekilde. Aynı hafta hükümet bir torba yasa çıkardı ve hemen şöyle bir hüküm koyarak “barolar birliği sınavla ilgili yönetmelik çıkaramaz “ibaresi getirdiler.Bu sayıdan herkes şikayetçi.Biz mesleki standart,kalite istiyoruz.

Her ailenin bir hukuk danışmanı olmalı mı?

Bektaş Şarklı: Bizim öyle bir çalışmamız var.Genel kurulda da bahsetmiştim.Kesinlikle her bireyin danışman şeklinde bir avukatı olmalı.Kişiler toplumda haklarını bilerek bilinçli bir yaşam sürebilir.

Genel anlamda avukatların sorunları nelerdir?

Bektaş Şarklı: Şu an zaten avukatlar maddi anlamda çok sıkıntı yaşıyor.Yeni çıkan yasalarla avukatlar artık büro masraflarını dahi karşılayamıyorlar.Yasa yapılırken bizlerin mağduriyeti düşünülmeden yapılıyor.Dosya çok ama kazanç yok.Yargıtay onay verdiği bir dosya ya sonra yine ret cevabı gelebiliyor.Aynı daire iki farklı karar verebiliyor Güvenilirlik yok.”Sistem güçlerin sistemi.”Sürekli yasa değişiklikleri ve yargıtayın da sürekli görüş değişimleri vatandaşı da hukukçuyu da mahkemeleri de zor durumda bırakıyor.Gelen müvekkilinizde emsal kararlar üzerinden bilgi veriyorsunuz.Yargıtayın ne zaman ne karar vereceği belirsiz.Mesela Japonya yı örnek alacak olursak bu olaylara kesinlikle rastlamazsınız.Karar neyse odur.Artık bazı şeylerin oturuşması gerekiyor.Vatandaşa istediği güveni veremiyorsunuz.

“Yüzü mahkeme duvarı gibi,mahkeme koridorları gibi soğuk” kavramları işte yine bu belirsizlikler ve davaların uzaması yüzünden yerleşmiş kavramlar..

Empati kurar mısınız

Bektaş Şarklı: Avukatlarda vicdanlı ve ahlaklı olmalı öncelikle.Kişinin davası kendine özeldir önemlidir.Zamanla çok dava görmekten duyarsızlaşıyor da..

Trafikte ölüme sebebiyet vermek neden hafif cezalarla sonuçlanıyor

Bektaş Şarklı: Denetimsizlikte burada çok ihmal konusu.Hukukta en son ceza kanununda biraz daha ağırlaştı ama yeterli değil.Kural ihlali gerçektende cana kasttır ama sadece hukuki yönden değil pek çok açıdan değerlendirilmek lazım..

Hukukçular için ne gibi müjdeleriniz olacak?

Bektaş Şarklı: Bizim meslekle ilgili ciddi sorunlarımız var..Sosyal statülerimiz,ekonomik sorunlar..Mesela kimlik kartımız avukatlara pek çok uygulama alanında statü sağlayabildiği halde halen kullanım alanı ve kabul edilebilirliği çok kısıtlı.Biz halen bunun mücadelesini veriyoruz. Güvenlik paketiyle ilgili ciddi anlamda şikayetlerimiz var.Savcılıkta dosya incelemesinin kısıtlanması ciddi sıkıntı.Vatandaş neyle suçlandığını bilecek gibi bir müjde verildi ama uygulanmadı.Reformlar hep havada kalıyor.

Adliye binamız yeni ama şimdiden dökülüyor ve vatandaş olarak hiç beğenmiyoruz.Sizin girişimleriniz var mı düzenleme adına?

Bektaş Şarklı: Ciddi anlamda otopark sıkıntımız var.Binamız 4 yıllık ama ihtiyaçları karşılayamaz durumda.Asansörler sorunlu.Gelen ziyaretçiler içinde lavabo sıkıntıları had safhada.Mahkeme salonları duruşma için yetersiz.Aranılan bölümler bulunamıyor..Vatandaş rahatça içeriye giremiyor,giriş kapısı otoparka çok uzak..Yaşlılar için gerçek sıkıntı.Bir kaç kapı daha açılabilir.

Yeni bina düşünülüyor mu?

Bektaş Şarklı: İdari bina projemiz var. Merkeze yakın,sosyal aktivitelerin gerçekleştirileceği,etkinliklerin yapılabileceği bir tesis tasarlıyoruz.Ama gayrimenkul fiyatları ilimizde çok yüksek ve barolar birliğinden bize ayrılan kaynak ne yazık ki yetersiz kalıyor.Ama gerekirse uzak bir bölge de de olsa bu ihtiyacın giderilmesi için çalışacağız.

Arabuluculukla ilgili düşünceleriniz..

Bektaş Şarklı: Arabuluculuğa karşıyız.Türkiye de uygulama alanının olamıyacağı bir yöntem.Arabulucu olarak gidecek bir dosya yok gibi.Avukat olarak zaten karşı tarafla misyon olarak bir uzlaşmaya gider.Bakanlık dosya sayısını azaltmak için bu uygulamayı öngörüyor ama diğer türlü her avukat zaten bir arabuluculu görevini görür.Yargılamanın her aşamasında zaten bir uzlaşma çabasına girilir.Hatta bazen karşı tarafın avukatıyla uzlaşmaya gidince sizi davayı satmakla da suçlayabiliyorlar. Böylede bir sıkıntısı var.

Sizi çok etkileyen bir davanız oldu mu?

Bektaş Şarklı: Bir banka dosyası için beklerken kocası öldürülen bir kadın ve çocuğunu dinlemek zorunda kaldım.Sonunda dayanamadım ve kendimi dışarı attım. Çocuğun babasını öldüren adamı suçlaması beni çok etkilemişti.Sonuçta bende bir babayım.Hem bazen orada olmayı istemiyor hem de bu insanların haklarını savunmanız gerektiğini düşünüyorsunuz.

Pişmanlık duyduğunuz bir davanız oldu mu?

Bektaş Şarklı: Hiç pişman olacağım bir davayı almadım.Aslında seçici olacaksanız ekonominizde iyi olacak.O zaman avukatlar istemediği davayı almaz.Ben her davayı almadım ,seçici davrandım.Bu bana etik gelmez.Ama bazen kirasını ödeyebilmek için istemediği davaları gönülsüzce almak zorunda kalan arkadaşlarımız oluyor.Bu gerçektende çok zorlayıcı bir durum.