Erken: belirteç
1-Zamanın ilerlememiş bir anında.
2-Alışılan, beklenilen ya da belirlenen zamandan önce.
Türk Dil Kurumu “erken” kelimesini böyle açıklıyor.
Bu tanımı duyduktan sonra, bir tanıdığa “biraz açık konuş” derken kırk kere düşünmek gerek.
Örneğin bir arkadaşınıza sevgilisiyle ilişkilerini soruyorsunuz.
-Şekerim ilişkiniz nasıl gidiyor.
-Çabuk bitiyor.
Ne?
-Her şeyimiz iyi güzel de, “zamanın ilerlememiş bir anında” tam kendimi kaptırmışken bakıyorum ki…
Ne diyorsun kızım sen?
-Ay utandırma kız, açıkça söyledim işte.
Açık söylediğin buysa halimiz harap, bari üzerini kapat da söyle.
-Canımcıım erkenci benimkisi erkenci, anlamıyor musun? Yatağa girmemizle çıkmamız bir oluyor.
Hem yataktan bahsedip hem üzerini açık tutuyorsun ya ondan anlamadım. Kapat kapat…
“Erken” kelimesini duyup da rahatsız olmayan tek bir kişiyi görmedim. Belki çiftçiler bile rahatsızdır “erken kalkmaktan”
Onun için erken kalkan hiçbir şeye hiç kimse bulaşmak istemiyor.
Dolar örneğinde olduğu gibi, erkenden bir kalktı, hala inmiyor.
Acayip tehlikeli bir durum. İçimize oturdu. Büyüklüğü öyle fark edildi ki 80 milyon el attık hala inmiyor. Hatta bir ara indirelim derken elimizin ayarı tutmadı biraz daha kalktı.
Dedim ya içinde “erken” geçen hiçbir cümle hiçbirimizin hoşuna gitmiyor.
En küçüğümüzden, en büyüğümüze kadar kıl oluyoruz bu kelimeye.
Bir erken emeklilik lafı gündeme geldi.
Öyle anlattılar ki, sanırsın Roma’yı bile erken emekli olmak isteyenler yakmış.
Yılda 750 milyar dolar demekmiş. Ülke batarmış, SGK bitermiş eski günlere dönülürmüş.
“Eski günlere dönülür” lafını duyunca gel de korkma.
Düşünsenenize, Tekel fabrikaları bizim, Telekom bizim, Şeker fabrikaları bizim, maden işletmeleri bizim…
İnsanlar 50 yaşa gelmeden emekli oluyorlar, kahvehanede birbirlerini yiyorlar.
Allah muhafaza korkunç bir tablo.
Avrupa’dan örnek veriyorlar, orada emeklilik yaşı 65’miş.
Avrupa? Madem öyle ben de örnek vereyim dedim:
Hiçbir Avrupa ülkesinde 2 yıl vekillik yapan biri emekli olmaz. Bizde süper emekli.
Hatta Noveç 65, Fransa 55 yaş sınırı getirmiş. Litvanya’da bile aldıkları maaş memur ile aynı.
Benim milletim erken emekli olamaz, en azından geçmişteki statüsüne bile ulaşamaz ama, milletimin vekili bir dönem mecliste çalışınca emekli olabilir.
Yükleri ağır tabi.
Kol çalıştırmak kolay mı?
Kaldır, indir…
Allah yardımcıları olsun.
“Erken” kulağa bile hoş gelmeyen bir kelime. Açıklamasını tekrar yazalım da ülkemize yakışsın:
“Zamanın ilerlememiş bir anında…..”
İşte öyle anlar millete değil, vekiline yarar.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?