Koltuk ve makam korumaya çalışanlar,eldeki etiketi ve güçleri kaybetmek istemeyenler gözünü kulağını ülke çıkarlarına kapatıp hırs tutulmasına kapılmışlar.
İşte bugünlerimizin özeti.
Muhalefet tam da bu dönemde ülke çıkarlarına odaklanacağına kendi derdine düşmüş kan ve itibar kaybediyor.İktidar ise başkanlıkta başkanlık odaklı üç maymunları oynuyor.Ülkede ise belirsiz bir gelecek kaygısı ve başını kumlara saklama telaşı.
En büyük sıkıntıların öncüsü olan Kilis zor günler yaşamakta.Güç rüzgarının tufanında onlar savrulmakta.İşte hemen yanı başımızda ki Kilisimiz.Güzel vatan toprağımız aylardır sesini soluğunu boş duvarlara duyurma çabasında,çırpındıkça çırpınıyor.
Kilis Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ömer Sevengül:” Kilis, Ortadoğu’dan farksız bir hâle geldi. Devletin savaş ortamına girmesini istemiyoruz. Ama devletin dış politikasını değiştirerek bu işi çözmesi gerekiyor. Ya kara harekatı olacak ya dış politika değişecek. Bugün yaşanan tabloya bakılınca normal savaş durumundayız.” Demekte.
Ne yazık ki sınırının dışındaki bir terör grubuna karşı kendi topraklarını koruyamayacak durumlara mı geldik?. Ticaret sıfır noktasında, kepenkler açılmıyor. Suriyelilerin göçü yetmiyor, kendi halkımız da göç ediyor
Yaşananlar kentte yaşayanları isyan ettirdi .Roket mermilerinin isabet ettiği kentte tedirgin olan halk eve kapanırken esnaf tepki için kepenk açmadı. Bugüne kadar roketli saldırılarda 90 bina ile 32 aracın hasar gördüğü kentte esnafın kepenk açmamasıyla sokaklar boşaldı.
Roketlerin hedefi haline gelen Kilis’te nüfusun büyük bölümü göç ederken patlamalar halkta büyük paniğe yol açıyor.
Kilis'de oynanan alçak oyununda sağlaması şudur ki:
Kilis ve Gaziantep bölücü bir şehir değildir. PKK ve yandaşlarına karşı dimdik karşı duruşu olan bu kahraman şehrimiz PKK için boşaltılmak isteniyor.AB zaten kendi içindekileri bize şutlamak için can atmakta.
Plana göre gözdeleri olan Kilis, Nizip, Gaziantep boşalacak yerine PKK yandaşları doldurulacak.Gerçek oyun budur.
Ama ne kadar gerçekleştirebilecekler? Bunu zaman gösterecek!
GÜNÜN SÖZÜ
Ey gönül! Kopan her ip istenirse bağlanır, ama bağlanan yerde düğüm kalır.
Mevlana
TEBESSÜM
Mehmet Bey 97'sinde 100'e merdiven dayamış. Ali H Y ise 98 yaşında. İkisi de çok yaşlanmış insanlar.
Yıllardır dostlukları devam ediyor. Bir gün Ali Bey, Mehmet Bey'i evine yemeğe davet etmiş.
Ali Bey karısına canımm, gülümmm, hayatımm, tatlımm', "şekerimm, gibi laflarla hitap ediyor. Dikkatini çekmiş.
Bir ara karısı mutfaktayken yine, "bir tanem, nerelerdesin, yemeğin soğuyacak, demiş. Mehmet Bey dayanamamış:
- Yahu dikkat ediyorum, karına ne güzel iltifatlı sözler ediyorsun... tatlılar, şekerler... Bunca seneden sonra olacak şey değil, aferin sana, demiş.
Ali Bey, şöyle bir arkasını dönüp karısının hala mutfakta olduğundan emin olduktan sonra:
- Sorma dostum demiş. Ne tatlısı şekeri, 10 yıl oluyor bizim hatunun adını unuttum. Bir türlü hatırlayamıyorum.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?