USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Küresel Piyasalardaki Gelişmeler

16-03-2020

Geçen haftaki yazımda Korona virüsün ekonomiye etkilerinden bahsetmiştim. Bu konudaki önlemlerin önemine dikkat çekilen bir haftaya girdik. Öğrencilerin tatil olması ve sosyal temasın azalmasının önerilmesi bunun göstergeleridir. Her ne kadar Korona virüs doğrudan ekonomiyi etkileyen bir durum olmasa da spekülatif faaliyetler oluşabiliyor. Örneğin petrol fiyatındaki düşüş Rusya’yı zayıflatan bir durum. Bu nedenle ülkeler kendi çıkarları doğrultusunda spekülatif durumlar oluşturabiliyorlar. Bu nedenle küresel piyasaların bir şekilde bu durumdan etkilendiği bir gerçek..

Küresel piyasaların negatif başladığı haftada, FED (Amerikan Merkez Bankası) faizi sıfıra indirdi 700 milyar dolarlık tahvil alımı yapacağını açıkladı. Japonya varlık alımı yaparak genişletici para politikası uyguladı. Genişletici parasal önlemler konusunda  TCMB ise, TL  zorunlu karşılıklara ödenen faizde 2 puanlık bir indirime gitti. Bu genişletici hamleler piyasaların fiyatladığı panik havasını geçiştirmede ne kadar etkili olacak hep birlikte göreceğiz. Ancak mali genişleme politikalarına da ihtiyaç olacağını öngörebiliriz.

Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere Türk kamuoyu yaşanan küresel sağlık problemi ile ilgili çok başarılı tedbirlerle bu süreci yönetiyor. Pazartesi günü itibarı ile dünya genelinde Covid-19 virüsü ile ilgili olarak Bloomberg kanalı tarafından aktarılan  6.513 ölüm, 77.257 iyileşme vakası rapor edildiği söylendi. Sosyal medyada “gizli belge”  şeklinde bir dezenformasyon yaşanmış olsa da, koruma önlemleri konusunda enfeksiyon hastalıkları uzmanlarına kulak verilmesi gerektiğinin altı çizildi.  Bunun yanısıra etkin bir aşı bulunmasının garanti olmadığı da söylendi. Zira geçmişte SARS virüsü için hayvan deneyleri yapılmadan salgının bittiğini gördük.

14 dev petrol şirketinin serveti  son bir haftada 495  milyar dolar azaldı. Altın fiyatları FED kararının ardından yükseldi. Ancak yaşanan likidite paniğinin Korona virüsten kaynaklandığını düşünecek olursak doların güvenli liman olma özelliğini koruduğunu görmekteyiz. Dolar ve Euro dışındaki bütün varlık fiyatları ve borsalardaki düşüş trendi yılın ikinci çeyrek büyüme rakamlarına da yansıyacaktır. Üretim ve istihdam verilerini dikkatle takip etmek önemli. Özellikle robotların kullanımının artacak olması tıp sektöründe çözüm olabilir. Bu da istihdamı düşürücü bir etki oluşturabilir.

Salgının ilk etkisi marketlere yönelik bir talep artışı şeklinde oldu. Ancak turizm sektörü özellikle ekonomik faaliyetin en fazla etkilenen sektörlerinden biri olabilir. Çünkü ilkbahar ayları özellikle Avrupalı turistin geldiği aylar. Bu nedenle bu üç aylık dönem bu durumdan etkilenecektir. Aşağıdaki rakamlara bakıldığında, 2019 turizm gelirlerinin ihracata oranının arttığı bir yıl oldu. 2020 için bu oranın yükselme olasılığı yok değil. Ancak en azından ikinci çeyrek verileri bunun biraz zor olacağını gösteriyor.

""

Sonuç olarak, bu salgının ortaya çıkardığı panik durumu biraz abartılı gibi gelebilir.  Çünkü insan hayatının devamlılığı açısından sürekli insan ölümlerinin gerçekleştiği bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu durumu o kadar kanıksamış bir durumdayız ki böyle bir salgın bizde ciddi bir paniğe neden oluyor. Asıl hazin olan da bu belki de…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?